1806-1812 OSMANLI-RUS SAVAŞI:
Taraflar | |
---|---|
Osmanlı İmparatorluğu Çerkesya Konfederasyonu |
Rus İmparatorluğu |
Komutanlar ve liderler | |
---|---|
Kör Yusuf Ziyaüddin Paşa Keçiboynuzu İbrahim Hilmi Paşa Seydi Ali Paşa Laz Aziz Ahmed Paşa Koca Hüsrev Mehmed Paşa Şerel'ıqo Tığujıqo Kızbeç Zanuqo Seferbiy |
Aleksandr Prozorovski Pyotr Bagration Nikolay Kamenski Mihail Kutuzov |
1806 yılının Kasım ayında savaş ilan etmeden Eflak ve Boğdan'a giren ve karşısına düzenli bir Osmanlı kuvvetinin çıkamadığı Rus ordusu, kısa bir süre içerisinde Kili, Bender, Hotin ve Akkerman Kalesi gibi kalelerden kimini savaşla ve kimini de hileyle ele geçirdi. Bu kalelerin işgal edilmesinin ardından, İzmail Kalesi’nin de teslim olacağını zanneden Ruslar, kalenin önüne geldiklerinde beklemedikleri bir karşılık gördüler. Daha ilk çatışmada üç bin dolayındaki Rus birliği, altı yüz süvarisi bulunan ve kaleye yardıma gelmiş Pehlivan İbrahim Ağa tarafından bozguna uğradılar. Zaferin ardından Pehlivan İbrahim Ağa mirahor-ı evvel rütbesi ile, Kale muhafızı Kasım Paşa da vezirlik rütbesinin yanı sıra gazilik unvanı ile ödüllendirildi. İzmail Kalesi'nin savunmasını sağlamlaştıran Pehlivan İbrahim Ağa beş yüz kadar atlısıyla binbeş yüz kişilik Rus süvari birliklerini İzmail’e dokuz saat mesafedeki Çamasuy Karyesi'nde bozguna ugrattı. 26 Ağustos 1807 tarihindeki mütarekeye kadar devam eden bir buçuk yıllık süreçte Pehlivan İbrahim Ağa, gönüllü birliklerin yanı sıra Veli Paşa, Karslı Ali Paşa ve Boşnak Abdullah Ağa gibi komutanların da yardımıyla İzmail Kalesindeki savunmasını sürdürdü ve düşmanı karşısında bir adım bile geri çekilmedi. Serdar-ı Ekrem olan sadrazam Keçiboynuzu İbrahim Hilmi Paşa komutasında Osmanlı ordusu ise, 12 Nisan 1807'de Bulgaristan'dan Tuna Nehri üzerinden Eflak topraklarına girerek Bükreş'e yöneldiyse de, Mikail Miloradoviç komutasındaki Rus ordusu tarafından 2 Haziran 1807 tarihinde Obileşti Muharebesi'nde püskürtüldü.
Doğu Cephesinde ise İvan Gudoviç komutasındaki 17.000 kişilik Rus birliği 18 Haziran 1807 tarihinde Arpaçay Muharebesi'nde Kör Yusuf Ziyaüddin Paşa komutasındaki yaklaşık 20.000 kişilik Türk birliğini mağlup etmeyi başardı. Bu iki muharebe sonucunda Batı ve Doğu cephelerinde durum sabitlendi.
Denizde ise Dmitry Senyavin'in komutanlığındaki Rus donanması, Seydi Ali Paşa (Yusuf Paşazade) komutasındaki Türk donanmasına üstünlük sağlamayı başardı. 22-23 Mayıs 1807 tarihlerinde Çanakkale Muharebesi'nde, 19-22 Haziran 1807 tarihlerinde de Limni Muharebesi'nde galip gelen Rus donanması Ege Denizi'nde hareket serbestisi kazandı.
Bu çarpışmalar sürerken İstanbul büyük bir siyasi kargaşa içine girdi. 29 Mayıs 1807 tarihinde Kabakçı Mustafa isyanı sonucu III. Selim Osmanlı tahtından indirilmiş ve yerine IV. Mustafa tahta geçmişti. IV. Mustafa'nın saltanatı boyunca Osmanlı sarayında büyük bir kargaşa yaşandı. Yeniçeriler saraya hakim oldular. 28 Temmuz 1808 yılında taht tekrar el değiştirdi. IV. Mustafa'nın yerine II. Mahmut tahta geçti.
Rusların Sırp isyanını desteklemesi ve kışkırtması ve Rusya'nın Eflak-Boğdan'ı işgal etmesi savaşın en önemli sebebidir. Rusların Eflak-Boğdan'ı işgal etmesi karşısında Fransa'nın etkisiyle Osmanlı Devleti Rusya'ya savaş ilan etti. Osmanlı-Fransız yakınlaşması karşısında İngiltere Rusya'nın yanında yer aldı. İngilizler Ruslara destek için donanmalarını İstanbul'a gönderdiler. İngilizleri Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa püskürttü. Fransa 1807'de Rusya ile "Tilsit Antlaşmasını" imzalayarak, dostluk kurdu. Yalnız kalan Osmanlı Devleti İngiltere’ye yaklaştı. İngiltere ile “Çanakkale (Kale-i sultaniye)” antlaşmasını imzaladı. Avrupa'da siyasi ortam yeniden değişti. Fransa ile Rusya'nın arası yeniden açıldı. Rusya'ya silahlarını çeviren Fransa bu defa Osmanlı Devleti'nin yanında yer aldı. Fransa'ya güvenemeyen Osmanlı Rusya ile Bükreş Antlaşmasını (1812) imzaladı.
Bükreş Antlaşması Maddeleri;
Rusya, Eflak ve Boğdan'dan çekilecek, Besarabya bölgesi ise Ruslara bırakılacak. Osmanlılar Bosna ve Eflak ve Boğdan'dan 2 yıl vergi almayacak. Sırplar, iç işlerinde serbest olacaklar. İlk ayrıcalık alan toplum Sırplardır. Tuna nehrinde hem Osmanlı hem de Rus gemileri serbestçe dolaşabilecek. Prut ve Tuna nehirlerinin sol sahilleri iki ülke arasında sınır kabul edilecek.
Önemli askeri başarılar kazanmış olan Rusya, Fransız tehdidi nedeniyle ufak bir toprak kazancıyla yetinmek zorunda kaldı.
Esasen Boğdan Voyvodalığı'na ait olan Besarabya'nın Rus işgaline girmesiyle bu iki bölge arasındaki bütünlük zayıfladı ve bugünkü Moldova ve Romanya'nın temelleri atıldı.
Savaş sırasında isyanları süren ve Ruslar tarafından desteklenen Sırplar 1817 yılında özerklik kazandılar.
Ruslar Gürcistan üzerindeki egemenliklerini pekiştirdiler, ayrıca Çerkesler üzerindeki baskılarını artırdılar.