II. Dünya Savaşı başladığından Amerikan, kamuoyu, Almanya'ya karşıydı. Bunun nedeni, Hitlerin yayılmacı ve saldırı politikası, Yahudilere karşı tutumu, demokrasiye olan karşıtlığı, yapılan antlaşmaları çiğnemesidir. Ancak bu kötü imaj, savaşa girmeyi gerektirecek kadar etkili değildi. ABD I. Dünya Savaşı'nda aldığı dersten dolayı, çıkardığı tarafsızlık yasaları ile, savaştan uzak kalmayı tercih ediyordu. Ancak, savaş Almanya'nın lehine bir gelişme göstermeye başlayınca, ABD bu tarafsızlık yasalarında değişiklik yapılmasını gerekli gördü. Tarafsızlık yasalarına göre, ABD'den savaş malzemesi ihraç edilmesi yasaktı. Almanya ise bu durumdan yararlandı.
4 Kasım 1939'da yapılan bir değişiklikle, savaş malzemesinin ödenmesi olduğu ancak paranın peşin satışı serbest gerektiği ve mülkiyetinin hemen el değiştirmesinin şart olduğu açıklandı. Ancak yasalarda yapılan değişikliklerin İngiltere'ye yeterli olmayacağı anlaşıldı. İngiltere, para ve silah yardımı istiyordu. ABD Kasım 1940 yılında, İngiltere'ye 50 destroyer verdi. Vermesinin nedeni de, ABD'nin güvenliği, o dönemde İngiliz deniz gücüne bağlıydı. ABD en büyük yardımı, Kongreye sunduğu Ödünç Verme-Kiralama Yasa tasarısı ile gerçekleştirmeye çalıştı. Buna göre, Müttefiklere her türlü silah, hammadde, yedek parça ve yiyecek dahil her türlü yardım sağlanacaktı. Bu yardım 50 milyar dolaklıktı. 6 milyarı yiyecek, 4 milyarı hizmet, geriye kalanı ise savaş malzemesidir.
Bu yardımın en büyük payının İngiltere almıştır: 31 milyar. Bunu 11 milyar ile Sovyetler Birliği, 3 milyar ile Fransa ve 1,5 milyar ile Çin izlemektedir. Yasa, tasarısı 11 Mart 1941 tarihinde, Kongre'den yasa olarak çıktı ve savaşın bitimine kadar yürürlükte kaldı (1941-1945).